“Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma İlkeleri” taslak çalışmasıyla ilgili yapmış olduğumuz saha çalışmamızın raporunu Rektörümüz Prof. Dr. Fahrettin Göktaş’a ilettik.
Ağır şartlarının haklı itirazlara neden olduğu, eleştirel yanlarının bulunduğu bu taslağın; eşdeğer üniversitelerde olduğu gibi özellikle zorunlu proje kısmına alternatif sunulması, akademisyenlerimizin kaygılarını giderecek ve ilimizden olası bir beyin göçünü önleyecektir.
Mezkûr taslak çalışmayla alakalı birim bazlı alt komisyonlar oluşturulup birimlerin ve paydaşların görüşlerine yer verilmesi önemli. İnanıyoruz ki bu çoğulculuk yöntemiyle alınan çoğunluğun görüşü, senatomuz tarafından göz ardı edilmeyecektir.
Fırat Üniversitesi Tarafından Tasarlanan
Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönergesine Dair Tespitlerimiz
1. Devlet ve Araştırma Üniversitelerinin neredeyse tamamında atanma kriteri olarak Proje şartı (Ulusal-Uluslararası Ar-Ge ve Yenilik Projeleri) istenmemiş; isteyen üniversiteler ise, bunun sağlanabilme güçlüğünü göz önünde tutarak alternatif sunmuşlardır (Örneğin; Gazi ve Erciyes Üniversitesi). Üniversitemizden beklenen, bu minvalde hareket edip, alternatif sunmasıdır. Diğer yandan gerek mevcut yönerge ve gerekse hazırlanan taslak yönerge, araştırma yapan, üreten ama proje çıkarmakta güçlük çeken öğretim elemanlarımızın beyin göçüne sebep olurken, bu durum, üniversitemizin yayın sayısının ve h indeksinin düşmesine neden olacaktır.
2. Yayın puanlamasında impact faktörü, birçok üniversite atanma kriterlerinde en önemli etken iken ve yürürlükte olan mevcut yönergede de bu şekildeyken, yeni uygulamayla yayınların, Q sınıfına göre yeniden puanlandırılması, öğretim elemanlarının yayınlardan aldığı puanları düşürmektedir. Mevcut yönergeye göre yayın şartını sağlayabilen akademisyenler, yeni düzenlemeyle bu şartları artık sağlayamayacaklardır. Mevcut yönergedeki yayın puanlamasının yeni düzenlemede de esas alınması, oluşacak mağduriyetleri giderecektir.
3. Öğretim elemanları, çıkarmış oldukları projeleri, elde ettikleri patent belgelerini, yapmış oldukları bilimsel çalışmaları ve nihayetinde elde ettikleri puanları sadece bir kadro atanma döneminde değil, diğer tüm atanma süreçlerinde de kullanabilmelidirler.
4. Üniversitenin, kendine bağlı birimlere, asgari atanma kriterlerinin üzerinde bir puan isteme yetkisi ve hakkı vermesi birimler arası adaletsizliğe neden olacaktır.
5. Bilimsel Araştırma Projeleri de tüm atanma süreçlerinde kullanılabilmeli ve ayrıca Ar-Ge niteliğindeki BAP Projelerine getirilen azami 10 puan sınırı revize edilmelidir.
6. Üniversite sanayi işbirliği projelerinde, projeyi yapmış olan öğretim elemanının, o projeden puan alabilmesi, üniversiteye aktarılan dış kaynaktan bağımsız olarak düşünülmeli ve proje, girişimcilik kısmıyla ele alınıp değerlendirilmelidir.
7. Makalelerin kabul edildikten sonraki basım süreleri, dergilerin yoğunluğuna göre uzayabilmektedir. Bu nedenle bir makalenin kabul edilmiş olması puanlama için yeterli görülmelidir.
8. Öğrenci sayılarının yetersiz olduğu bazı alanlardan, profesörlük atamalarında tez danışmanlığı ve proje başlıklarından istenen 50 puan kaldırılmalıdır. Tez danışmanlığı ve buna bağlı yayınlardan puan sağlayamayanlar, uluslararası ve ulusal yayın ve bildirilerle puanlarını tamamlayabilmeli.
9. Öğretim elemanının atanacağı kadro için değerlendirme jürisi, asgari atanma kriterini sağlayan en yüksek puanlı adayı, ek bir değerlendirme kriterine tabi tutmaksızın atamalıdır.
10. Profesörlük kadrolarına atanmada, Araştırma Üniversitelerinin çoğunluğunda olduğu gibi, adayın bilimsel çalışmalarının bir kısmı, doçentlik sonrası olmak kaydıyla, akademik hayatının tüm aşamalarında yapmış olduğu bilimsel çalışmaları puanlamaya dâhil edilmelidir.
11. Sosyal Bilimlerde getirilmesi planlanan SCI dergi yayın şartının (Q1,Q2,Q3’ten en az bir yayın) ve/veya TÜBİTAK proje şartının, bu alanlar için uygulanması oldukça zor olacağı aşikârdır. Taslak yönerge incelendiğinde Sosyal Bilimler alanındaki öğretim üyelerine yönelik atanma ilkelerinin daha çok ağırlaştırılması, bu alandaki öğretim üyelerinin atanmasını neredeyse imkânsız hale getirecektir. Yine bu uygulamanın, Doçent ve Profesör atamalarında 31.12.2023’te yürürlüğe girerken, esasında kapsam dışı olması gereken Dr. Öğr. Üyeliği atamaları için 01.03.2022’de yürürlüğe girmesi, farklı bir mağduriyete neden olacaktır.
12. Sosyal Bilimler alanında tüm öğretim üyesi atamaları için temel eser niteliğinde olan kitap, ULAKBİM ve TR dizin tarafından taranan yayınlardan alınacak puanlar arttırılmalı ve SCI yayın ve/veya TÜBİTAK projeleri asgari puan şartı sağlanamadığında alternatif olarak bu eserlerden asgari puanlarını tamamlayabilmelidir.
13. Yabancı Dil puan şartı Dr. Öğr. Üyeliği ve Profesörlük için 65 puan iken, doçentlik atamaları için 31.12.2022’ye kadar doktora yeterlilik şartı olan 55 puan olarak kabul edilmesi, diğer unvanlar için de düşünülmeli ve 31.12.2022’ye kadar tüm atamalar için Yabancı Dil puanı 55 puan olarak kabul edilmelidir.
14. Akademik yükselme süreci içinde akademik yeterliliğin ortaya konulduğu doçentlik unvanı alındıktan sonra, kadro için ayrı bir başvuru sürecinin tesisi gereksizdir. Öğretim Üyesi, ÜAK’tan doçentlik unvanını aldıktan sonra, başka bir işleme gerek kalmaksızın bulunduğu üniversitede Doçent olarak atanabilmelidir.
15. Profesörlük kadrosuna atanmak üzere başvuran adaydan, bir önceki unvanı olan doçentliğin, güncel başvuru şartlarını sağlaması istenmemelidir. Bu haliyle aday, iki unvanın şartlarını sağlamak zorunda bırakılacaktır.
Yönetim Kurulu Adına
Haluk ARAS
Şube Başkanı